Ülkede 50 saat ve daha fazla çalışanların oranı yüzde 25. Türkiye bu oran ile Meksika’dan sonra en uzun çalışma saatlerine sahip ülke konumunda. Ülke OECD ortalamasından, Bakan Bilgin ise ülke gerçeğinden uzak. Türkiye’de hem çalışma saatleri hem de işsizlik oranı dünya ortalamasının üzerinde yer alıyor.
Ülkede çalışma koşulları giderek insani koşullardan uzaklaşırken diğer yandan işgücü içerisindeki en dinamik nüfus olan 15-34 yaş arasındaki nüfus ya iyi çalışma koşullarında bir iş bulamıyor ya da ümitsiz işsizler kervanına katılıyor. Bir işte çalışanlar ise kötü şartlarda çalışmaya mahkûm ediliyor.
İş Sağlığı ve Genel Müdürlüğü tarafından bir otelde düzenlenen "Uzaktan Çalışmada İş Sağlığı ve Güvenliği Çerçevesi: Sağlıklı ve Üretken Uzaktan Çalışma" konulu panele katılan Çalışma Bakanı Vedat Bilgin ise ülkede istihdamdakilerin çalışma koşullarını görmezden gelen açıklamalarda bulundu.
İngiltere’de pilot uygulama ile başlanan haftada 4 gün mesai uygulamasını örnek veren Bilgin, "İnsanların 12 saat, 14 saat zorla çalıştırıldığı günler geride kalmıştır. Bugün 8-5 mesaisinin geride kaldığı bir dönemden geçiyoruz" dedi.
SADECE KÂĞIT ÜZERİNDE 45 SAAT
Dünya genelinde yasal çalışma sürelerine ilişkin değişikler yapılmaya başlasa da Türkiye’de yasal çalışma süresi yıllardır 45 saat. Ancak bu yasal süre yasadışı bir şekilde aşılıyor.
OECD’nin verilerine göre ülkede haftalık 50 saat ve daha fazla çalışanların oranı yaklaşık yüzde 25. Türkiye bu oran ile Meksika’dan sonra en uzun mesai saatlerinin olduğu ülke konumda. OECD ülkelerinde 50 saat ve daha fazla çalışanların oranı ise Türkiye’nin 10 puan altında, ortalama yüzde 10 seviyesinde.
Çalışma Ekonomisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, 50 saat ve daha fazla çalışanların oranının Avrupa ülkelerinde çok daha düşük olduğunu hatırlatarak tablonun çok korkunç olduğunu vurguladı.
50 saat ve üstü çalıştırmanın yasadışı ve işçi sağlığı büyük risk olduğunu belirten Çelik, “Uzun çalışma saatleri işçinin kişisel sağlığını bozabileceği, gibi iş güvenliğini tehlikeye atabiliyor ve iş stresini artırıyor. Uzun çalışma süreleri işçinin iş-yaşam dengesini bozuyor. Uzun çalışma süreleri ile iş cinayetlerinin ve kazalarının paralel olduğunu unutmamak lazım” uyarısında bulundu.
SAATLERİ İNDİRMENİN ZAMANI GELDİ
Uzun çalışma sürelerinin önde gelen nedenini çalışma hayatının denetimsizliği ve sendikasızlık olarak açıklayan Çelik, “Türkiye’de yasal çalışma süresi 40 yıldan fazla süredir 45 saat. Artık yasal çalışma süresini ücretlerde bir kesinti olmadan 40 veya 37,5 saate indirmenin zamanı çoktan geldi” ifadelerini kullandı.
FAZLA MESAİYE SINIR GELMELİ
Fazla mesai uygulamalarının da sınırlandırılması gerektiğini söyleyen Çelik, “Yasa dışı fazla çalıştırma önlenmeli. Yasal olarak yılda 270 saat olan fazla çalışma süresi 90 saate indirilmelidir. Böylece gençlerin istihdamı daha fazla mümkün olur” dedi.
Çelik, işsizlikle mücadelenin en önemli yollarından birinin çalışma sürelerinin kısaltılması olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Herkesin çalışması için herkesin daha az çalışması, daha nitelikli ve insani işlerde çalışması gereklidir.”
UZUN SÜRELİ İŞSİZLERİN %76’SI GENÇ
Türkiye işsizlik oranında da OECD ortalamasının üzerinde yer alıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) son yayımladığı istihdam verilerine göre dar tanımlı işsizlik mayıs ayında yüzde 10,9 seviyesinde gerçekleşti. Ancak OECD’de ortalama işsizlik oranı yüzde 5 seviyesinde.
İŞKUR verilene göre kurumda kaydı olan 3 milyon 568 bin kişiden 659 bin 940’ı bir yıl ve daha uzun süredir iş arıyor. Üstelik bu işsizlerin yüzde 76’sını yani yaklaşık 480 binini 15-34 yaş arasındaki dinamik nüfus oluşturuyor.
BirGün