Öğretmenler mağdur olmaya devam ediyor
Haber Kategorisi: Eğitim

Öğretmenler mağdur olmaya devam ediyor

KPSS-2020 6 Eylül-20 Eylül arasında gerçekleşti. Sonuçlar ise 22 Ekim 2020 tarihinde açıklandı. Yasaya görev sınavın geçerliliği 1 yıl sürüyor. Daha sonra bu sınavla 17 bin atama gerçekleştirildi. Öğretmenlerin baskısı üzerine bir atama daha planlandı. Eylül 2021’de duyurusu yapılan bu atamaya KPSS-2020’ye girenler ve KPSS 2021’e girenler başvurdu. 15 bin öğretmenin atandığı bu dönemde 2021’deki KPSS’de 2020’dekinden daha az puan alan adaylar bazı bölümlere atandı. Örneğin okulöncesinde 2020’de taban puanı 79,9’ken 2021’de 71,6; elektrikte taban puan 2020’de 82’yken 2021’de 74 oldu. 2020 KPSS’de 83,3 puan alan bir edebiyat öğretmeni adayının ataması yapılmazken 2021’de 81,6 alan bir aday göreve başlatıldı. Tarihte ise 82 puan adayın ataması yapılmadı ama 79,9 puanı olan bir kişi atandı.

Ayrıca yapılan atamada öncelik büyük oranda 2021 KPSS’ye verildi. Örneğin bu atamada sınıf öğretmenliği ve ilköğretim matematikten 2020 KPSS’ye giren hiç kimse atanmadı. 2021 KPSS’ye girenlerden ise sınıf öğretmenliğinde 2 bin 175, ilköğretim matematikte ise 1030 kişi atandı. Öğretmenler konuyu yargıya taşıdı. Ankara 1. İdari Dava Dairesi’nde görülen davada mahkeme MEB’in iddiasının aksine bu atamanın bir karma atama olduğuna karar verdi ve öğretmenleri haklı buldu. Mahkeme konunun Danıştay’da görüşülmesine hükmetti.

ADALETSİZLİK

Öğretmen adaylarının avukatlığını yürüten Erdem Cömert sürece dair şu bilgileri verdi: “Bizim iddiamız bunun bir karma alım olduğu üzerineydi. Karma alım hem Cumhurbaşkanlığı kararnamesi hem yönetmelikle yasaklandı. Yani her yılın puanı için ayrı alım yapılmalıdır. 2020 KPSS’ye giren öğrencilerimiz de o bir yıl boyunca alım yapılacağını düşündüler. Fakat hiç olmadık bir şey yaşandı. Ek atama duyurusu yapmasına rağmen 2021 puanı olanlar da bu atamaya dahil edildi. Bu anlamda adaletsizliktir. İkincisi bu bir karma alımdır. Karma alım hukuka aykırıdır. Hem idare mahkemelerine hem de Danıştay’a dava açtık. Bölge idare mahkemesi yaptığı incelmede bu bir karma alımdır diye karar verdi, fakat bu dosyayı Danıştay incelemelidir dedi. MEB karma alım olmadığını iddia etmişti. Fakat Danıştay’da dosyalar bomboş bekliyor.”

Öğretmenlerle Bakan’ın görüşmesine de değinen Cömert ilginç bir iddiada bulundu: “Sayın Bakan görüşmede ‘dosyayı Danıştay reddetti’ diyor. Benim bile öğrenme şansım yok. Bu durumda Bakan’a böyle bir bilgi verildiyse ihsas-ı reydir. Eğer Milli Eğitim Bakanlığı’na böyle bir haber verilmişse Danıştay görevlileri ya istifa etmeliler ya görevden alınmalılar ya da Bakan yalan söylüyor.”

Bakanın kullandığı “Mühendisler de atanamıyor ama ağlamıyor, siz niye ağlıyorsunuz” ifadeleri nedeniyle müvekkillerinin durumunu da anlatan Cömert şunları aktardı: “Bu durumdan çok üzgün ve mustaripler. Yargıdan sonuç elde edemiyoruz diye derdimizi bakana anlatalım diyorlar ve bakan sorunu çözmek veya anlamak yerine ağlıyorsunuz diyerek aşağılıyor.”

DUYARSIZLIĞIN EN VECİZ İFADESİ

Bakan Özer’in öğretmenleri aşağılayan sözleri büyük tepki çekti. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz konuya ilişkin yaptığı açıklama şunları söyledi: “Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in sözleri işsizliğin boyutlarının ve iktidarın bu soruna duyarsızlığının en veciz ifadesidir. İşsizliğin ve yoksulluğun kıskacında yaşam kavgası verenlerle dalga geçen Milli Eğitim Bakanı’nı kınıyoruz. Bakan Özer’in haklı olduğu tek konu mühendislerin de atanamadığıdır. Ülkemizde özellikle yeni mezun mühendis, mimar ve şehir plancıları büyük bir atanamama ve işsizlik sorunuyla yüz yüze durumdadır. Kamu çalışanı sayısının olması gereken ihtiyacı karşılayabilmesi için atama bekleyen on binlerce mühendis, mimar ve şehir plancısının istihdamı sağlanmalıdır.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise şunları söyledi: “Erdoğan sen bunları sayıyla mı buldun? Hepsi birbirinden beter bunların. Ekonomistin gözleri ışıldar. Eğitimcisi öğretmene ağlak der. Diğeri zaten Fotoroman.”

MEB’den yapılan açıklamada ise Bakan Özer’in sözlerinin bağlamdan koparıldığı iddia edildi.