Dolar/TL, yüksek enflasyon ve döviz başta olmak üzere ekonomi yönetimindeki tercihlerine yönelik endişeler ve küresel resesyon endişeleriyle 17,5 seviyesinin üstünde baskı altında kalmayı sürdürüyor.
Bugün piyasalarda Türkiye ve Avrupa faiz kararları yakından takip edilecek. Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) bugün faiz artırım döngüsüne başlaması bekleniyor. Türkiye’de Merkez Bankası’nınsa faizi sabit tutması bekleniyor.
Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle enerji tedarikinde sorun yaşayan Avrupa Birliği (AB), avronun değer kaybını ve enflasyondaki yükselişi durdurmak için kolları sıvadı. Piyasalar, ECB’nin bugün 25 ya da 50 baz puan faiz artıracağını öngörüyor.
Hem savaş hem de ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımı kararı, avronun gerileyerek 20 yıl sonra dolarla eşitlenmesine neden olmuştu.
Erdoğan’ın ısrarı krizi derinleştiriyor
AB’de durum buyken enflasyonun yüzde 80’e dayandığı Türkiye’de, uzmanların uyarılarına rağmen faizin sabit tutulması bekleniyor. Reuters’ın son anketine göre piyasa uzmanları MB’nin en az bir yıl daha faizde değişikliğe gitmeyeceğini bekliyor.
Uzmanlar, MB’nin bu kararında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomide karşılığı bulunmayan ‘faiz neden, enflasyon sonuç’ teorisiyle oluşturduğu baskının etkili olduğuna dikkat çekiyor. Erdoğan’ın çağrıları doğrultusunda MB, üst üste indirdiği faizi yüzde 14 seviyesine çekmişti. Faiz indirimleri TL’nin dolar karşısındaki düşüşünü hızlandırarak geçen yıl yüzde 44 değer kaybetmesine yol açmıştı.
Ayrıca cari açık Erdoğan’ın beklentisinin aksine arttı, enflasyon tarihi bir yükselişe geçti ve kredi risk primi (CDS) 900 baz puana dayandı. Prim riskinin bu düzeye gelmesi dış borçlanma maliyetini çift haneye getirirken, eksi rezervde bulunan ülkedeki durumun daha da kötüleşmesini beraberinde getiriyor.
Merkez Bankası rezervlerinin yeterliliğinin sorgulanmasıyla TL’nin daha çok değer kaybedeceği endişeleri piyasalara hakim konumda.