Gaziantep'te hastanelerde yoğunluk arttı
Haber Kategorisi: Gaziantep

Gaziantep'te hastanelerde yoğunluk arttı

Hastanelerdeki yoğunluğu değerlendiren Gaziantep Kilis Tabipler Odası Başkanı Prof. Dr. Mehmet Yılmaz, “Kış gelince solunum yolu enfeksiyonları, bulaşıcı hastalıklar, gribal enfeksiyonlar, zatürre, akciğer enfeksiyonu gibi hastalıklar artıyor. Solunum yoluyla bulaşan hastalıklar daha çok artmaya başladığı için kışa girerken hastalıklarımız arttı. Bir diğer neden ise özellikle ekonomik nedenlerle özel hastanelerdeki ya da vakıf hastanelerindeki fiyatların artışı insanların ekonomik gücünde azalmaya neden oldu. Enflasyon değerleri alım gücünü azalttı. Artık özel ya da vakıf hastaneleri yerine hastalar devlet hastanelerine, kamu hastanelerine yöneldiler. Dolayısıyla bu hastanelerde artış yaşandı.” yorumunu yaptı.

MASKE TAKILMASINDA ÇOK CİDDİ YARARLAR VAR

Gribe nasıl bir önlem alınması gerektiğini belirten Yılmaz, “Burada dikkat edilmesi gereken şey; Özellikle grip virüsü 10 derece ile 17 derece arasında aktif olur. Yani hastalık yapma gücü artar bu ısı aralığında. Sonbaharda veya kışa girerken havanın bu ısı aralığında olması grip virüsünü aktif hale getiriyor. O nedenle buna dikkat edilmesi gerekir. Hapşırırken, öksürürken, aksırırken dirseğimiz ile ağzımızı kapatmamız lazım. Aslında bu önlemlerde maske takılmasında çok ciddi yararlar var. Dikkat ederseniz geçen sene grip oranı çok düşüktü. Nedeni ise pandemi nedeniyle insanların maske kullanmasıydı. Gripli hasta sayısı yada üst solunum yoluyla geçen bu kovid dışında olanlar oldukça daha az görüldü.

Özellikle kalabalıklara girerken grip olan insanların girmemesi veya girmesi zorunlu ise maske takması diğer insanlara bulaştırmaması açısından son derece önemli. Bir diğeri ise izolasyon yani şiddetli grip semptomları ya da üst solunum yolları semptomları varsa hastaların kalabalık ortamlarda, insanlarla temastan kendileri izole etmeleri gerekir. Bir de özellikle bağışıklık sistemi baskılı olan insanlar olur hastalar olur. Lösemi hastaları, ya da kronik şeker hastaları, kap yetmezliği olanlar, sık sık astım geçirenler gibi bu hastalıkları olan insanların mutlaka kışa girerken aşılarını yaptırmasında ciddi yarar var. En azından hastalığı daha hafif geçirebilirler ve kendilerini korumaya çalışırlar. Bazen aşı yaptırdıktan sonra grip oluyor gibi olabilir. Aşı yüzde yüz koruyacak diye bir şey yok. Geçen sene elde edilmiş, hastalığa neden olmuş mikroplar, virüslerden hazırladığımız aşı bu. Dolayısıyla biraz önce tarif ettiğim hasta gruplarının mutlaka aşılanması lazım” dedi.

HASTA OLMADAN ÖNLEMLERİNİ ALSINLAR

Pandeminin bittiğini düşünen vatandaşlar için açıklamalarda bulunan Yılmaz, “Pandemi bitmedi, sıklığı biraz azaldı. Öyle bir düşüş görünüyor ama kışa girerken hem pandemi hem de grip ile ilişkili beraber çok ağır zatürre tabloları, akciğer enfeksiyonu tabloları karşımıza çıkabilir. O yüzden ipin ucunu gevşetmemek gerekiyor, önlemlere dikkat edilmesi gerekiyor.

Özellikle kalabalıklara girerken, toplu yerlere girerken maskeyi çıkarmamak lazım. Bu hem kovid 19 enfeksiyonları hem de grip enfeksiyonları için kendimizi korumak açısından yararlı olacağını düşünüyorum. Bir diğeri de özellikle kronik rahatsızlığı olan insanların o maskeyi bu tür yerlerde kesinlikle takmalarında çok ciddi yarar var. Çünkü onlar zaten bağışıklık sistemi zayıf olan hastalar ve çok rahat bir şekilde gribal veya diğer türlü enfeksiyonlara kapılabilirler. Ve onlardaki bu enfeksiyonlar oldukça ağır seyreder. Dolayısıyla aşıyı ve bu koruma önlemlerini bu yüzden söylüyoruz.” Dedi.

EYLEMLERİMİZİN KATKISI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ

Yaptıkları eylemlerin ile doktorların hayatında değişiklik olduğunu ve katkısı olduğunu belirten Yılmaz, “Son dönemlerde yeni çıkan ek yönetmeliklerde hekim arkadaşlara ekonomik olarak bazı iyileştirmeler yapıldı. Hekim arkadaşlarımızın bir kısmı bu durumdan memnun kaldı. Uzun vadede bunun etkilerini ve yan etkilerini hep beraber takip edeceğiz ve göreceğiz. Eylemlerimizin katkısı olduğunu düşünüyoruz. Bizim amacımız kimseyi kötülemek değil oda olarak. Biz bilimsel olarak doğru olanı söylemeye çalışıyoruz. Amacımız kimseyi kırıp, üzmek toplumda huzursuzluk yaratmak değil. Bilimsel olarak elimizdeki verileri toplumla paylaşmaya çalışıyoruz. Yani nasıl daha iyi bir sağlık sistemi kurarız, insanlarımız sağlık açısından daha nasıl mutlu olabilir, onların sağlığını daha nasıl koruruz? Çünkü hep beraber yaşıyoruz, aynı ortamda yaşıyoruz. Dolayısıyla bu bizim görevimiz.

Sağlığın planlanması lazım. Birinci basamak ikinci basamak üçüncü basamak diyerek koruyucu hekimlik ilke ve kurallarının hayata geçirilmesi lazım. Sadece tedavi edici hekimliğe ağırlık verilmemesi gerek. Önemli olan insanları hastalanmadan korumaktır” şeklinde konuştu

 

gazeteekspres.com