Anasınıfı ve 1’inci sınıfların ardından 2022-2023 eğitim-öğretim dönemi tüm kademelerde bugün başlıyor. Yeni yıl okullarda birçok sorunla açılıyor. Öğretmenler, öğrenciler ve veliler problemlerle eğitime ‘merhaba’ diyor. Taşımalı eğitimden kırtasiye masraflarına eğitimin protokoller eliyle vakıflara ve derneklere devredilmesinden özel okullarda yaşanan sorunlara kadar birçok sorun bekliyor. Öte yandan öğretmenlerin bu yılki en önemli problemi öğretmenlik meslek kanunu olacak.

MESLEK KANUNU

Aylarca tartışılan ve hiçbir sendikanın istemediği Öğretmenlik Meslek Kanunu bu yıl öğretmenlerin en önemli gündemi. Kasım ayında öğretmenleri kariyer sınavına sokacak bu kanuna karşı özellikle Eğitim Sen ve Eğitim-İş büyük mücadele veriyor. Geçen hafta içinde bu konuda açıklama yapmak için MEB’e yürümek isteyen öğretmenlerin karşısına polis barikatı çıkarıldı.

SERVİSLER VE TAŞIMALI EĞİTİM

Bu senenin en önemli problemlerinden birisi servisler olacak. Henüz okullar başlamadan tartışmaya başlanan bu durum eğitim-öğretim yılı açılınca tamamen hissedilecek. Bu durum özellikle İstanbul, Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerde çok daha yakından görülecek. Ülke genelinde özellikle servis ücretlerine gelen zamlar okullardan uzak yerlerde yaşayan aileleri çok zorlayacak. Şimdiden veliler, komşularıyla çocuklarını dönüşümlü olarak taşıma yönünde adım attılar bile. Bunun yanı sıra geçen yıl köylerine uzak okullara gitmek isteyen öğrenciler de ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalmıştı. Özellikle aldığı ücretlerden memnun olmayan servisçilerin iş bırakması gibi durumlar öğrencilerin eğitime uzak kalmasına neden olmuştu. Bu durum bu yıl da çok net bir şekilde devam edecek. Hatta bu yıl birçok taşıma ihalesi de geçen günlerde iptal edildi. Öğrencileri bu anlamda geçen yıldan çok daha zor günler bekliyor.

ÖZEL OKULLAR

En büyük problemlerin başında ise özel okullar geliyor. MEB’in teşviklerle şişirdiği özel okul balonu adeta patlamak üzere. Sürekli el değiştiren okullar öğrenci ve öğretmenleri mağdur ediyor. Getirilen zam sınırına rağmen birçok kurum çeşitli yollarla bunu deliyor. Özellikle servis, yemek ve kırtasiye ürünlerine getirilen ek zamlarla velilerin sırtına yeni yükler biniyor. Bütün bunları yapan özel okullar öğretmenlerini ise düşük maaşlara çalıştırıyor. Taban maaş talep eden öğretmenleri MEB görmezden geliyor.

KIRTASİYE MASRAFLARI

Yine eğitim-öğretim yılı açılmadan önce önemli bir şekilde tartışılan kırtasiye masrafları velilerin en önemli gündemi. Özellikle yoksul aileler bu problemi çok derinden yaşayacak. Geçen yıla göre çanta, defter, kalemlik gibi birçok kalemde masraflar en az 3-4 kat arttı. Okullar açılmadan başlayan bu sorun eğitim başlayınca çok daha yakından görülecek. Buna benzer bir şekilde öğretmenlere bu yıl verilen kırtasiye ödeneği de çok düşük kaldı. Dolayısıyla aynı sorun öğretmenler için de geçerli. Geçen yıl bin 250 lira olan bu ödenek yeni eğitim-öğretim yılı öncesi sadece yüzde 5,6 artışla bin 325 liraya yükseltildi. Kırtasiye ürünlerine gelen zamlar düşünüldüğünde bu artış, oldukça düşük bir oranda kaldı. Bazı okul yöneticileri ise gelir elde etmek için geçen sene kullanılan defter ve kitapları toplayıp sattı.

YIKILAN OKULLAR

Ekonomik krizin etkisiyle daha önce yıkılan okulların yerineyse yenisi yapılmıyor. Açılan ihaleler birer birer iptal ediliyor. İptallerin önemli bir kısmı ise maliyetin, ödeneğin üstüne çıkması nedeniyle oluyor. Örneğin İstanbul’da 2019’dan bugüne 71 okul yıkıldı. 2021’de teslim edilmesi gereken bu okullar hâlâ inşa edilemedi. İzmir’de ise 30 Ekim 2020’de gerçekleşen depremin ardından 122 okul yıkıldı. Bunların sadece 17’si yapılabildi.

SÜREKLİ ERTELEME

Yıllardır ertelenen okul gıdası logosu ve servis yönetmeliği bu yıl yine ertelendi. Okul gıdası logosu uygulamasına hijyenik ve güvenli gıdaya geçilmesi için kararlaştırılmıştı. Servis yönetmeliği de koltuk sensörü, 3 nokta emniyet kemeri, iç ve dış kamera ile şeffaf cam şartları içeriyordu. Okul gıdası logosu 4’üncü, servis yönetmeliği de 5’inci kez ertelenmiş oldu.

VAKIFLAR VE DERNEKLER

4+4+4’ten beri okulların ve eğitimin en önemli problemi olan gerici vakıflar ve dernekler de aynı şekilde devam ediyor. Başta Ensar, TÜRGEV ve İlim Yayma Cemiyeti olmak üzere birçok vakıf ve dernek, protokoller yoluyla eğitime adeta ortak oldu. Bu konuda alınan yargı kararları da MEB tarafından görmezden geliniyor. Bu sayede gerici vakıflar ve dernekler kendilerine açılan kapıdan girerek eğitimin parçası oldular. Bunun yanında tarikatlar da açtıkları medreselerle eğitim alanında varlığını sürdürüyor. MEB’in ya da başka bir kurumun herhangi bir denetimi olmaması nedeniyle de oldukça rahat hareket ediyorlar. Okul öncesinde ise 4-6 yaş Kuran kurslarıyla Diyanet eğitimde aktif bir şekilde hareket ediyor. Yüz bini aşkın çocuk bu kurslarda ‘eğitim’ alıyor.

BirGün